DALL-E2 Suni Zekâ Sistemi Kendi Dilini Oluşturmuş Olabilir

OpenAI şirketinin metinleri görüntüye dönüştürebilen suni zekâsının kendi gizli saklı ‘dilini’ üretmiş olabileceği açıklandı. Bunu keşfeden şahıs, sistemde yer edinen anlam ifade etmeyen kelimelerin bir karşılığa haiz bulunduğunu beyan etti.
Devamlı gelişen teknoloji, bilim kurgu filmlerinde gördüğümüz birçok unsurun yaşamımıza girmesini sağlıyor ve oldukça garip bir geleceğin bizleri beklediğini ortaya koyuyor. Gittikçe ilerleyen suni zekâ sistemleri de hayatımızda mühim bir yer edinmesi beklenen bu teknolojilerden biri. ABD merkezli suni zekâ şirketi OpenAI da bu mevzunun önde gelen firmaları içinde bulunuyor.
2015’ten beri etkinlik gösteren teknoloji devi, yazılı tanımları görsele dönüştürebilen DALL-E adlı bir suni zekâ sistemini bünyesinde bulunduruyordu. Şirket, geçtiğimiz aylarda bu sistemin daha gelişmiş bir versiyonu olan DALL-E2’yi tanıtmıştı. Bu sistemin, daha yüksek çözünürlüğe haiz olma, görüntüleri düzenleme ve daha birçok iyileştirilmiş özelliğe haiz olduğu aktarılmıştı. Şimdi ise DALL-E2 ile ilgili oldukça garip bilgiler ortaya çıktı.
DALL-E2, kendi dilini oluşturmuş olabilir
ABD’de bulunan Texas Üniversitesi’nde bir doktora talebesi, OpenAI’ın kolay metinleri fotogerçekçi görüntülere dönüştürebilen DALL-E2 adlı suni zekâ sistemi ile ilgili bir şey keşfetti. Giannis Daras adlı bu şahıs, paylaşmış olduğu bir Twitter gönderisinde, DALL-E2’nin gizli saklı bir ‘dil’ ürettiğini ve kendine özgü kelimelere haiz bulunduğunu beyan etti.
Daras, algoritmadan ‘sebzeler hakkında konuşan çiftçiler’ ifadelerinin görüntüsünü oluşturmasını istedi. Bunun arkasından ise algoritmanın, ortaya çıkan görüntüde bir anlamı olmayan metinlerin yer almış olduğu bir görüntü oluşturduğu göze çarptı. Sadece sistemde araştırma meydana getiren Daras, ortaya çıkan görüntüde bulunan ‘vicootes’ kelimesinin daha ilkin oluşturulan görsellerde ‘sebze’ için kullanıldığını görmüş oldu. Bu da suni zekânın sebze kelimesine karşılık olarak bu kelimeyi kullanıyor olabileceğini ortaya koydu.

Ek olarak Darras, çiftçilerin görüntüsünün gene anlam ifade etmeyen kelimelerden oluşan ‘apoploe vesrreatars’ ifadelerini içerdiğini aktardı. Sistemde meydana getirilen aramalar sonucunda ise bu kelimelerin kuş görüntüleriyle eşleştiği görüldü. Ek olarak gene algoritma tarafınca kullanıldığı görülen ‘Contarra ccetnxniams luryca tanniounons’ kelimelerinin de ‘böcek’ görselleriyle eşleştirildiği ifade edildi.
Bunun sonucunda da DALL-E2’nin kendi ‘gizli saklı’ dilini oluşturmuş olabileceği teorileri ortaya atıldı. Doğal ki Daras’ın sonuçlarının %100 bulunduğunu söylemek mümkün değil; bu sebeple algoritmanın değişik görüntüler oluşturma ihtimali de mevcut. Bir analist olan Benjamin Hilton da bu durumun talih eseri ortaya çıkmış olabileceğini; bunun sistemin dil üretme ihtimalinden daha çok bulunduğunu düşünüyor. Gene de bu şekilde bir ihtimalin coşku verici bulunduğunu belirtmemiz yanlış olmaz.


