Suni Zeka, Müzik Piyasasına de El Attı

Suni zekanın son zamanlarda el attığı alanlardan bir tanesi de müzik endüstrisi. Algoritma, davul ritimlerinden melodi yazmaya kadar neredeyse müzik yapmanın tüm aşamalarına el atmış durumda. Suni zekanın yer almış olduğu kısımları insanların yer almış olduğu kısımlardan ayırt etmek giderek zorlaşıyor.

Mastering, ses mevzusunda üretim sonrasının (post-production) son adımı olarak bilinir. Masteringin aslolan amacı şarkıdan şarkıya değişen, bağlı ve dengeli bir müzik deneyimi yaşatmaktır. Şu demek oluyor ki süreç, bilimin ve kişisel zevklerin bir karşımı. İyi bir ses karışımı ile mastering mühendisi, dinlediğiniz sesi anladığınızdan güvenli olur. Mastering eğer olmazsa şarkı, daha sessiz ve daha azca etkisi altına alan olur. Mastering mühendisi olan Ian Cooper, mastering için “Biraz fotoğrafçılık benzer biçimde, gökyüzünü daha mavi yada yeşili daha yeşil yapabilirsiniz” diyor.

Ek olarak mastering oldukça pahalı. Mühendisin deneyimine bakılırsa değişmekle beraber tek bir şarkı için yüzlerce dolardan, on binlerce dolara kadar çıkabiliyor.

Sadece geçtiğimiz birkaç yılda otomatikleştirilmiş ayarlar ortaya çıktı ve mühendislere para verilmeden ustalaşmış ses masteringi yapılabilir hale geldi. Bu programlardan bazıları derin öğrenme (deep learning) ağlarını kullanırken bazıları insanoğlu tarafınca tasarlanmış sinyal zincirlerini kullanıyor. Doğal ki iyi mi çalışmış oldukları oldukca mühim değil, aslolan amaç mastering ve o da bir tek birkaç tık uzaklıkta.

Landr da bu biçim servislerden en popüler olanı. Masteringini yapılmasını istediğiniz şarkıyı yüklüyorsunuz. Landr bunu çözümleme ediyor, şarkınızın ne kadar kuvvetli olmasını istediğinize bağlı olarak üç seçenek arasından seçim yapıyorsunuz ve şarkınızın bitmiş halini alıyorsunuz. ArsTechnica, Landr’ın oto-masteringini oldukça sert bir üslupla eleştirirken bazıları da *Landr’*ın işini oldukça iyi yaptığını söylüyor. Teoride bakıldığında Landr, platforma yüklenen her şarkıda algoritmasını geliştirmeye devam ediyor. CEO Pascal Pilon, The Verge’e verdiği röportajda “2017’de, ustalaşmış mastering mühendisleriyle bir takım kontrol gerçekleştirdik ve LANDR, dünyanın en iyi mastering mühendislerini ‘ıskartaya’ çıkardı” dedi.

Bazıları, suni zekaya haiz mastering servislerinin mühendislerin işini elinden alacağını düşünürken Londralı mühendis Streaky buna katılmıyor. Birçok kişinin ucuz olan seçeneği kullanacağını fakat bazılarının hâlâ ustaların elinden çıkmış işleri tercih edeceğini söylüyor.

Suni zekanın, insanların yapmış olduğu benzer biçimde müzik dinlerken nüansları fark edip edemeyeceğini söylemek zor fakat buna gerek kalmayabilir. Suni zekaya haiz mastering servisleri birçok müzisyene bakılırsa yeterince sofistike hale gelmiş durumda. Pilon, bu mevzuda hakkında “Yapay zekanın rekabetçi olamayacağına inananlara kanıt olarak, dünya genelinde milyonlarca şarkıcının on milyonlarca şarkısını gösterebilirim. Otomatik kameralar çıktığında da insanların şüphesi olduğuna inanırım fakat şu an bulunmuş olduğu konumu hak etmediğini kimse söylemesi imkansız” dedi.