Matrix Hakkında Duyunca Şaşıracağınız 10 İlginç Informasyon

Matrix 4 filmi için geri sayım son hızla devam ederken her şeyin başladığı serinin ilk filmi olan The Matrix’i tekrardan anımsamak gerekiyor. The Matrix, bu şekilde kült bir film olmadan ilkin çekim sürecinde yaşanmış olan pek fazlaca aksaklık ve güçlük vardı. İlk Matrix filmi hakkında duyunca oldukça şaşıracağınız bazı detayları anlattık.
Wachowski Kardeşler tarafınca yazıp yönetilen 1999 yılında yapılmış The Matrix filmi, milenyumu açan ve o devrin gençlerine yeni yüzyıl için değişik idealler sunan kült bir film olarak kabul ediliyor. Sonraki yıllarda gösterime giren devam filmleri Matrix Revolutions ve Matrix Reloaded filmleri ilk yapım kadar etkili olmasalar bile o rüzgarı arkalarına almayı ve bugün bahsettiğimiz efsaneleşmiş seriyi yaratmayı başardılar.
2021 yılı içinde izlemeyi umduğumuz Matrix 4 filmi için geri sayım sürerken serinin ilk filmi olan The Matrix hakkında birazcık bellek tazelemek kötü olmaz. Aslen bir simülasyonda yaşıyor olabileceğimiz ihtimali ile beyaz perdede ilk kez karşılaştığımız The Matrix filminin çekim süreci bir fazlaca aksaklık ve zorlukla dolu. Bir efsaneyi başlatan The Matrix hakkında duyunca oldukça şaşıracağınız bazı bilgiler paylaştık.
İlk Matrix filmi hakkında bilgiler:
- Neo’nun yeterince tekme atmıyor olması dikkat çekici.
- Filmimizde gördüğümüz kodlar aslına bakarsak bir yiyecek tarifi.
- Giysiler göründükleri kadar havalı değildi.
- Keanu Reeves sadece filmin ikinci yarısında etken bir rol oynuyor.
- Gözlüklerin her biri oyunculara hususi yapılmış oldu.
- Açılış sahnesi filmin en zor kısmıydı.
- Neo aslına bakarsak Will Smith olacaktı.
- Filmin çekimleri planlanandan fazlaca daha uzun sürdü.
- The Matrix beklenenden daha başarıya ulaşmış oldu.
Matrix, beyazperdeye uyarlanmadan ilkin aslına bakarsak bir çizgi roman projesiydi:
Lana Wachowski ve Lily Wachowski ya da malum adıyla Wachowski Kardeşler, Matrix fikrini ilk yarattıkları vakit bunun mükemmel bir çizgi roman olacağını düşündüler. Bu fikrin oluşmasının sebebi, bu şekilde bir filmin büyük bir bütçe gerektireceğini düşünmeleri olabilir. Matrix senaristliğini çizmeleri için 2 usta çizerle 600 sayfalık bir çizgi roman için görüşmeye bile başlamışlardı. Her neyse ki sonunda bu hikayenin beyazperdeye daha fazlaca yakışacağına karar verdiler.
Keanu Reeves boyun ameliyatı geçirdiği için Neo, filmimizde fazlaca fazla tekme atamıyor:

Neo, Morpheus tarafınca keşfedilip eğitilmeden ilkin pek de yürekli ve yetenekli bir karakter değil. Eğitildikçe daha da güçlenen Neo, dikkat ettiyseniz pek tekme atmıyor. Daha fazlaca havalı el hareketleri ile düşmana saldırıyor. Bunun sebebi Neo karakterini canlandıran oyuncu Keanu Reeves’ın çekimler başlamadan kısa bir süre ilkin boyun ameliyatı geçirmiş olması. Bir ihtimal bu ameliyat olmasa fazlaca daha havalı dövüş hareketleri izleyebilirdik.
Filmimizde gördüğümüz kodlar aslına bakarsak bir yiyecek tarifine ilişik:

Filmin açılış sekansı başta olmak suretiyle pek fazlaca değişik sahnede yukarıdan aşağıya siyah zemin üstünde akan yeşil bilgisayar kodları görüyoruz. Filmin simülasyon fikrini destekleyen bu bilgisayar kodlarında ne işe yaradığını ise seneler sonrasında öğreniyoruz. Filmin görsel efekt süpervizörü Simon Whiteley 2017 senesinde yapmış olduğu bir röportajda, bu kodları karısının Japonca yiyecek kitaplarından aldığını ve yalnızca harfleri tersine çevirdiğini söylüyor. Dikkatle incelersek bir ihtimal geleneksel bir Japon yemeğinin iyi mi yapılacağını öğrenebiliriz.
Parayı görsel efektlere basan ekip, giysilere o denli da fazlaca ehemmiyet vermemişti:

Yarattığı büyük etkiye ve o dönem için mükemmel görünen görsel efektlerine karşın The Matrix filminin bütçesi yalnızca 60 milyon dolardı. Bu tür bir bilim kurgu – aksiyon filmi için görece düşük bir bütçe. Efektlerden kısamayacakları için giysileri düzenlemeye karar verdiler. Trinity’nin havalı deri giysileri, Neo’nun trençkotu ve öteki giysiler aslına bakarsak ucuz, bileşik malzemeden üretildiler. Oyuncular için ne kadar rahatsız edici bulunduğunu tahmin edersiniz.
Neo, filmin ilk yarısında neredeyse dakika başı sual soruyor:

Filmimizde Neo karakterine yaşam veren Keanu Reeves, aslına bakarsak 136 dakikalık filmin ilk 45 dakikasında yalnızca 80 repliğe haiz. Daha da acayip olan, bu 80 replikten 44 tanesi yalnız sual cümlesinden ibaret. Kaba bir hesapla Neo, filmin ilk yarısında neredeyse her dakika bir sual soruyor. Haksız diyemeyiz, içine düşmüş olduğu ortamı düşünürsek sormayıp da ne yapsın?
Filmdeki gözlüklerin her biri, Ray-Ban ve Arnette tarafınca oyunculara hususi yapılmıştı:

Film, Avustralya’da çekildi. Şundan dolayı Warner Bros. yöneticileri, film ABD’de çekilirse 30 milyon dolar daha çok ödeyeceklerini hesapladılar. Bütçeyi kısmak için ucuz giysiler kullanan ve hatta ülke değiştiren yapımcılar, itibardan tutum olmaz diyerek filmin ikonik eşyaları olan güneş gözlüklerini kişiye hususi yaptırmayı dikkatsizlik etmediler. Her bir oyuncu için hususi olarak tasarlanan güneş gözlüklerin tasarımı Ray-Ban ve Arnette imzalıydı
Açılış sahnesi filmin en zor kısmıydı:

Wachowski Kardeşler, film için Warner Bros. 90 milyon dolar istediler. Çekimler Avustralya’ya taşınınca bu bütçe 60 milyon dolara kadar düştü. Tüm bu bütçenin 10 milyon dolarlık büyük bir kısmı ise yalnızca açılış sahnesi için harcandı. Wachowski Kardeşler, Warner Bros.’tan 10 milyonu aldılar ve bugün hepimizin bilmiş olduğu Trinity’li açılış sahnesini çektiler. Bu sahne, yöneticileri öyleki bir etkiledi ki bütçenin geri kalanını da gözü kapalı verdiler, filmin çekimlerine başladılar.
Neo’yu aslına bakarsak Will Smith canlandıracaktı:

Wachowski Kardeşler ve Warner Bros. yöneticilerinin filmin ana karakteri Neo olarak düşündükleri ilk isim, aslına bakarsak meşhur oyuncu Will Smith’ti. Sadece Smith, tercihini Wild Wild West filminden yana kullandı. Neo için Nicolas Cage, Tom Cruise ve Leonardo DiCaprio şeklinde adlar de düşünülmüştü, sadece kazanan Keanu Reeves oldu. Bunun en doğru tercih olduğu ise gün şeklinde ortada.
Filmin çekimleri planlanandan fazlaca daha uzun sürdü:

Bilhassa The Matrix şeklinde bu tür büyük bütçeli filmlerin çekimleri oldukça kırılgan bir takvim üstünden organize edilir. Çekim planları gün gün hatta saat saat hesaplanır. Şundan dolayı bir saatlik yitik bile kimi zaman yüzbinlerce dolara mal olabilir. The Matrix de bu şekilde hesaplanarak 90 günlük bir çekim takvimi ayarlandı. Sadece çekimler epey uzadı, 118 günde tamamlandı. 28 günlük bu gecikmenin ne kadar pahalıya patladığını kestirmek bile zor.
The Matrix beklenenden daha başarıya ulaşmış oldu:

Bütçe sorunları, çekim takviminde yaşanmış olan problemler derken film gösterime girdi. The Matrix, Wachowski Kardeşler’in ve Warner Bros. yöneticilerinin tahmin ettiğinden daha büyük bir başarı yakalayarak; ilk hafta 28 milyon dolar, toplamda 460 milyon dolardan fazla gişe kazancı elde etti. Tek başarısı gişede olmadı. 2000 yılındaki Oscar ödül töreninde The Matrix; En İyi Ses Kurgusu, En İyi Ses Miksajı, En İyi Film Kurgusu ve En İyi Görsel Efekt olmak suretiyle aday olduğu tüm dallarda 4 Oscar ödülüne layık görüldü. Gel de devam filmi çekme…
Matrix 4 filmi için geri sayım sürerken her şeyin başladığı ilk film olan The Matrix hakkında şaşırtıcı detayları paylaştık. 2021 yılı içinde izlemeyi beklediğimiz serinin yeni vizyona giren filmi öncesi, orijinal üçlüyü tekrardan izleyerek hafızamızı tazelemek keyifli olacaktır.



