Mercedes-Benz S Serisi ile Yaşamımıza Giren Teknolojiler
Mercedes-Benz S Serisi, otomobil endüstrisinde birçok yeniliğe liderlik etmiş ve daima sektörde öncü bir konumda bulunmuştur. S Serisi’nin geçmişten günümüze katmış olduğu teknolojilere bir göz atalım.
1972 yılından bu yana Mercedes-Benz, S Serisi ile otomotiv dünyasında belirleyici bir rol oynuyor. Bu efsanevi model, yalnız lüks bir otomobil değil, bununla birlikte teknolojideki öncülüğüyle de dikkat çekiyor.
Bugün birçok popüler otomotiv teknolojisinin ilk kez S Serisi’nde kullanıldığına tanık oluyoruz. Markanın bu uzun soluklu serisi, yenilikçi özellikleri ve ileri teknolojisi ile otomobil endüstrisinin çıtasını devamlı olarak yükseltiyor.
Sürücü destek sistemlerinden güvenlik teknolojilerine, konfor özelliklerinden çevresel sürdürülebilirlik çözümlerine kadar birçok alanda öncülük eden S Serisi, otomobil teknolojisine yapmış olduğu katkılarla sizi şaşırtabilir.
Güvenli sürüşün yapı taşı: ABS (1978)
Çağıl ABS sistemi, 1971 senesinde Mario Palazetti tarafınca buluş edildi ve hemen sonra bu teknoloji, ABS adını veren Bosch‘a satıldı. Mercedes-Benz W116, 1978 senesinde Bosch’un isteğe bağlı olarak sunmuş olduğu ABS sistemini kullanarak bu alanda bir ilki başarmıştır.
Avrupa Birliği‘nin 2004 senesinde yeni üretilen araçlarda ABS kullanımını mecburi hâle getirmesi, 1978’de ABS kullanan Mercedes-Benz’in güvenliğe verdiği önemi bir kez daha vurgulamakta.
Emniyetin öncülerinden: Hava yastığı ve güvenlik kemeri gerici (1981)
Aslen, ilk hava yastığı sistemini tatbik eden şirket General Motors‘tur. 1973 senesinde bazı araçlarda opsiyonel olarak sunulan “ACRS” adlı hava yastığı sistemini geliştirmişti, sadece düşük talep ve teknik zorluklar sebebiyle 1976 senesinde bu sistemi piyasadan çekti.
Eğer “Mercedes-Benz bu hikâyenin neresinde?” diye sorarsanız, 1981 senesinde, bugün kullandığımız hava yastığı sistemi olan **”SRS”**yi geliştirdiler. Ek olarak çarpışma anında güvenlik kemerlerini sıkılaştırarak, yolcuların fazla hareket etmesini önleyen bu sistemi de ilk kere seri üretimde kullanan model olarak tarihe geçti.
Yola güvenle atılan adım: ASR (1987)
Anti Patinaj sistemi (ASR), Alman otomotiv şirketi Bosch tarafınca geliştirilmiştir. Bu sistem, ilk kez 1987 senesinde Mercedes-Benz’in S Serisi’nde kullanılmıştır.
Mercedes-Benz, ASR sistemiyle tekerlek kaymasını denetim etmeyi ve aracın daha iyi bir ivme kontrolüne haiz olmasını amaçlamıştır. Bu teknoloji, zaman içinde öteki otomobil üreticileri tarafınca da benimsenmiş ve otomotiv endüstrisinde yaygın bir hâle gelmiştir.
Arabanın kontakt hattı: CAN Bus (1991)
Alman otomotiv şirketi Bosch tarafınca geliştirilen CAN Bus sistemi, ilk kez Mercedes-Benz W140 modelinde kullanılmıştır. Bu sistem, vasıta elektroniği ve kontakt sistemlerinde mühim bir süreci başlatmıştır.
CAN Bus için bir örnek vermek gerekirse; fren pedalına basıldığında, bu data fren denetim birimine iletilir. Fren denetim birimi, CAN Bus üstünden bu bilgiyi öteki denetim birimlerine ileterek vasıta sistemlerini koordine eder. Bir bakıma, aracın eli kolu olarak düşünülebilir.
Virajlarda güvenli sürüşün anahtarı: ESP (1995)
Elektronik Stabilite Programı (ESP), Mercedes-Benz ve Bosch‘un ortak emek vermesi sonucu geliştirilmiş olup, bu iki şirket 1995 senesinde ESP sistemini ilk kez Mercedes-Benz S600 Coupe modelinde kullanmışlardır. Bu uygulama, otomotiv sektöründe ESP’nin benimsenmesine öncülük etmiş ve güvenlik standartlarında bir ilerleme elde etmiştir.
Acil durumlarda güvenli frenleme çözümü: BAS (1996)
Fren Yardımı sistemi (BAS), Mercedes-Benz tarafınca geliştirilmiş olup, ilk kez 1996 senesinde S ve SL modellerinde kullanılmıştır. Kısacası, sistem sürücünün fren pedalına basma hızını ve kuvvetini değerlendirir. Eğer acil bir durum tespit ederse, ABS’yi devreye sokmadan maksimum fren basıncını uygular.
Vasıta erişiminde yenilikçi bir dönem başlangıcı: Smart Key (1998)
İlk olarak 1995 senesinde Siemens tarafınca geliştirilen Akıllı Anahtar sistemi, 17 Mayıs 1997’de Mercedes-Benz tarafınca tasarım patent başvurusu yapıldıktan sonrasında 1998 senesinde W220 S Serisi’nde kullanıldı.
Bu sistem yardımıyla sürücü, aracın kapısına yaklaştığında otomatikman kapıları açma ve araca bindiğinde anahtarsız çalıştırma hususi durumunu kullanma imkânına haiz oldu. Günümüzde birçok markanın en üst donanım paketlerinde bulunan bu konfor hususi durumunun hâlâ genel standart hâline gelmemesi hakikaten üzücü.
Dinamik süspansiyon teknolojisi: Etken Beden Denetim (1999)
Etken Beden Denetim sistemi (ABC), Mercedes-Benz tarafınca geliştirilmiş bir süspansiyon teknolojisidir ve ilk kez 1999 senesinde W220 S Serisi’nde kullanılmıştır.
Bu sistem, vasıta üstündeki sensörler vasıtasıyla beden hareketini algılar ve hidrolik servo mekanizmalarını kullanarak etken süspansiyonun hareketini denetim eder.
Sistem, sürücünün isteğine bağlı olarak aracın yükseklik seviyesini ayarlamak ve değişik sürüş koşullarına uyum sağlamak suretiyle tasarlanmıştır.
Acil durumlarda öncesinden alınan akıllı önlemler: PRE-SAFE (2002)
Mercedes-Benz tarafınca geliştirilen ve ilk kere bir S Serisi’nde kullanılan PRE-SAFE sistemi, potansiyel bir çarpışma durumunda sürücü ve yolcuları korumak amacıyla belirlenen güvenlik önlemlerini devreye sokmaktadır.
Mesela, çarpışma öncesi otomatikman güvenlik kemerlerini sıkar, oturma pozisyonunu düzenler ve öteki hazırlık önlemlerini alır. Bu sayede araçtaki yolcuların yaralanma tehlikesi azalır.
Otomatik mesafe ayarıyla konforlu ve güvenli sürüş: Adaptif Hız Kontrolü (ACC) (1999)
Mercedes-Benz tarafınca geliştirilen ve ilk kez bir S Serisi’nde kullanılan Adaptif Hız Kontrolü (ACC) sistemi, sürüş esnasında otomatikman aracın hızını ayarlayarak sürücüye ve yolculara daha güvenli bir sürüş deneyimi sunar.
Mesela, trafikteki öteki araçlarla uyum içinde hareket etmek için hızı otomatikman düzenler ve güvenli bir takip mesafesini korur. 2005 Yılından itibaren “Distronic Plus” adıyla kullanılmıştır.
Yola uyumlu akıllı süspansiyon teknolojisi: Magic Body Control (2014)
Magic Body Control, Mercedes-Benz’in geliştirdiği inovatif bir süspansiyon teknolojisidir ve ilk olarak 2014 senesinde S Serisi’nde kullanılmıştır. Bu sistem, aracın önündeki yolu kameralarıyla iyice tarar ve yolda bulunan çukurlara yada tümseklere karşı süspansiyonu hazırlar.
Bu sayede vasıta içerisindekiler konforundan taviz vermez; ek olarak aracın süspansiyon sistemi darbeye hazırlandığı için minimum hasar alır.
Yolcular için extra koruma: Arka yolcu hava yastığı (2021)
Arka yolcu hava yastığı, otomotiv sektöründe yeni bir süreci başlatan bir güvenlik teknolojisi olarak öne çıkıyor. İlk olarak 2021 model senesinde Mercedes-Benz S Serisi’nde tanıtılan bu benzersiz sistem, dünyada bir ilk olma özelliği taşıyor. Arka koltuktaki yolcuları çarpışma durumlarında daha etkili bir halde korumak amacıyla tasarlanmıştır.
Köklü bir geçmişe haiz Mercedes-Benz’in S Serisi, neredeyse her modelinde ilklere imza atmıştır. Otomotiv sektörüne büyük katkısı olan bu model, bakalım gelecek günlerde yaşamımıza neler katacak?
