Yeni Witcher Oyunundan Beklediğimiz Her Şey

CD Projekt Red, yeni Witcher oyununun geliştirildiğini resmî olarak duyurmuştu. Geçtiğimiz aylarda resmî toplumsal medya hesaplarından meydana getirilen duyuru, serinin yeni bir oyuna kavuşacağını ve bu oyunun Unreal Engine 5 ile geliştirileceğini gözler önüne sermişti. Peki hepimiz bu oyundan ne bekliyoruz? Gelin, hep beraber göz atalım.
The Witcher, The Witcher 2: Assassin of Kings ve The Witcher 3: Wild Hunt derken, Geralt’ın uzun ve serüven dolu serüveninin sonuna geldik. Bizlere birçok unutulmaz hikâye, karakter ve ve tecrübe sunan bu seri, artık Geralt’ın hikâyesini mevzu almayacak. Özetlemek gerekirse, yeni Witcher oyunuyla beraber yeni bir ana karakter ile yeni bir yolculuğa yelken açacağız.
Bu yeni ana karakterin kim olacağı ve oyunun hangi vakit dilimini mevzu alacağı da dâhil olmak suretiyle hiçbir detay hemen hemen belli olmasa da yeni Witcher oyunu ile beraber görmek istediğimiz her şeyi uzun uzun anlattık. Ek olarak yazımızın içinde Witcher evreninin derinliklerine de indiğimizi ve yazımızın Witcher kitaplarına dair bazı spoilerlar içerebileceğinin uyarısını yapmak istiyoruz. O hâlde içeriğimize geçelim.
Ilkin istemediğimizden başlamış olalım: Yeni bir Cyberpunk vakası
The Witcher serisi ile oyun dünyasında oldukça büyük ses getiren ve birçok oyuncunun kalbini kazanan CD Projekt Red, gelmiş geçmiş en oldukça beklenen oyunlardan bir tanesi hâline gelen Cyberpunk 2077 ile büyük bir fiyaskoya imza atmıştı. Oyunun şimdiki durumunun çıkışına nazaran oldukça daha iyi ve hatalarının büyük bir kısmı düzeltilerek oynanabilir bir hâle geldiğini söyleyebilsek de negatif popülaritesini hiçbir vakit tamamen üstünden atamayacak benzer biçimde gözüküyor.
Yeni The Witcher oyununun bu şekilde bir durumla karşı karşıya kalmasını asla istemeyiz. CD Projekt, umarız ki Cyberpunk 2077 ile yapmış olduğu tüm hatalardan güzelce ders çıkarmış ve bu hataları tekrar tekrarlamamak suretiyle yol almaya adım atmıştır. Bu sebeple yeni Witcher oyunu, CD Projekt’in kendisini oyunculara affettirerek eski itibarını kazanması için son şansı olabilir.
Gelelim en vurucu noktaya: Oyunun ana hikâyesinin geçeceği vakit dilimi

Witcher evreni, göründüğünden de büyük bir evren. Karanlık unsurlar ve entrikalarla dolu olan bu dünya, daha oldukça Geralt of Rivia’nın hikâyesine odaklanıyorsa da içinde birçok ilgi çekici karakter ve derin hikâyeler barındırıyor. Mesela, Leo Bonhart. Acımasız bir ustalaşmış kelle avcısı olan Bonhart, kitaplarda da bol miktarda karşımıza çıkıyor ve sadist kişiliği ile ön plana geliyordu. Bizlere, bu zamana kadar Witcherların acımasız varlıklar bulunduğunu ve kılıç dövüşünde basit bir insandan oldukça daha yetenekli oldukları aktarılsa da Bonhart, tek başına birçok Witcher’ı katletmiş ve hatta madalyonlarından koleksiyon dâhi yapmıştır.
Evren, bir tek bu biçim karakterler ile de sınırı olan değil. Oyunlarda da bilhassa Triss Merigold’un birçok kez bahsetmiş olduğu bir ülke olan Kovir ve Poviss’in öyküsü de oldukça etkisi altına alan. Redanya’ya bağlı olan Kovir ve Poviss’in bağımsızlıklarını duyuru etmesi ve zenginliklerle dolu yansız bir tecim ülkesi olarak kalmalarının yanı sıra Redanya’nın işgal kuvvetlerinin karşısına devasa bir ordu ile çıkarak Redanya’yı şaşırtması da dâhil olmak suretiyle, epey etkisi altına alan serüvenler mevzu alınabilir.

Kovir ve Poviss’in tamamen yansız bir ülke olması ve Nilfgaard ile Şimal ülkelerinin savaşına karışmaktan duyduğu çekimserlik ile yeni Witcher oyununun yer alacağı ülke olmak için en iyi aday bulunduğunu söyleyebiliriz. Bu sebeple gerek kitaplarda, gerekse CD Projekt’in Witcher serisinde Nilfgaard ile Şimal’in savaşına bol miktarda tanıklık ettik. CD Projekt’in Witcher üçlemesinde; Ofir, Zerrikanya, Rivya ve Vengerberg de -bazılarını Thronebreaker: The Witcher Tales ile gördük fakat biz ana oyunlardan bahsediyoruz- dâhil olmak suretiyle hemen hemen görmediğimiz birçok ülke olsa da bunlardan en uygun potansiyel adayın Kovir bulunduğunu düşünüyoruz.
Bunun sebebi ise CD Projekt Red’in The Witcher 3: Wild Hunt ile sıkça bahsetmiş olduğu Kovir ile ilgili planları bulunduğunu tahmin etmemiz. Ek olarak Nilfgaard’ın tüm dünyayı ele geçirerek kendi tebaası yapma planını devamlı olarak görmekten sizler de sıkılmadınız mı? Bu yüzden CD Projekt’in yeni Witcher oyunu ile beraber bizleri birazcık da olsun bu kargaşadan uzaklaştıracağını ve en büyük odağı karakterimizin hikâyesine verecek olmasını bekliyoruz. Yeni Witcher oyununun duyuru görselinde bulunan madalyonun Vaşak Okulu’na (Bir CD Projekt çalışanı tarafınca doğrulandı.) ilişkin bulunduğunu ve bu şekilde bir okulun Witcher evreninde bulunmadığını -hayranlar tarafınca oluşturulan bir hikâye dışında- da belirtmekte yarar var.
Eksiklikler giderilsin: Daha karanlık ve teknik anlamda oldukça daha gelişmiş bir oyun

Karanlık dediğimizde aklınıza ilk olarak Witcher 3’te bol miktarda yer edinen karanlık mağaralar gelebilir. O şekilde bir karanlıktan bahsetmiyoruz. Kürelerin birleşimi sonrasında bu evrende birçok yaratığın kol gezdiğini ve oyunlarda daha yarısıyla bile karşılaşmadığımızı düşünün. Unreal Engine 5 ile beraber teknik anlamda oldukça daha üst düzey bir iş olacağını tahmin ettiğimiz yeni Witcher oyunu, bu yaratıklar ile oyun içindeki korku dozunu bir hâyli arttırabilir.
Evrenin ve atmosferin acımasızlığını, bitmeyen savaşın çaresizliğini hissettirecek türden bir oynanış deneyimi yaratmak, asla olmadığı kadar mümkün. Kovir, bu bahsettiğimiz unsurlara minimum haiz olan ülkelerden bir tanesi olarak yer alsa da tüm oyunun Kovir’de geçecek hâli yok ya. Aynı Witcher 3’te de olduğu benzer biçimde, birçok değişik bölgeye gezi edebilme olasılığımız da oldukça yüksek.

The Witcher 3: Wild Hunt, gelmiş geçmiş en başarı göstermiş oyunlardan bir tanesi olarak kabul ediliyor ve oyun dünyasında en oldukça ödül alan ikinci oyun olarak yer alıyorsa da teknik anlamda katetmesi ihtiyaç duyulan uzunca bir yol bulunduğunu tamamımız biliyoruz. Oyun içinde yer edinen at sürme, dövüş, adım atma ve koşma da dâhil olmak suretiyle birçok mekaniğin ve animasyonun elden geçirilerek, oldukça daha iyi bir hâle getirilmesi gerekiyor.
Witcher 3’ün büyük oranda rol yapma türünde bir oyun bulunduğunu ve onu öne çıkaran şeyin; karakterleri, diyalogları, seslendirmeleri, müzikleri, atmosferi, evreni, hikâyesi, vazife yapısı ve daha birçok detay bulunduğunu biliyorsak da yeni Witcher oyunu ile beraber teknik anlamda daha ileri düzey bir oyun görmek istiyoruz.
Hepinizin sesi olalım: Lütfen yan görevlere dokunmayın

Günümüzde açık dünya dendiğinde; getir-götür işleri, karargah ele geçirme ve herhangi bir derinliği olmayan, sırf oyuncunun oyun içinde birazcık daha vakit geçirmesi için tasarlanan yüzlerce kez yeniden eden yan aktiviteleri gözümüzün önüne getiriyoruz. Witcher 3 de içinde onlarca yan aktivite barındıran bir oyun. Peki onu, azca ilkin bahsettiğimiz bu can sıkan yan aktivitelerden ayıran ne?
Canavar inlerini yok et, Gwent kartları topla ve gömü avlarına çık benzer biçimde kolay aktivitelerin yanı sıra Witcher 3’ün içindeki yan görevlerin oyun içindeki derinliği epey mühim. Yaptığınız seçimler de dâhil olmak suretiyle birçok değişik sona haiz olan bu mühim yan görevler, adeta bir ana vazife kalitesinde tasarlanmış. Hepimiz de CD Projekt Red’in yeni Witcher oyunu ile beraber bu yan vazife standardını korumaya devam etmesini diliyoruz. Kendimizi ana vazife tadında maceralarda hissettiğimiz ve verdiğimiz kararların ağırlığına tanıklık ettiğimiz bu maceralar, firmanın en iyi yapmış olduğu işlerden bir tanesi.
Buna kim itiraz eder ki?: Daha çok GWENT!

İlk olarak, Witcher 3 içinde bir yan oyun olarak kurgulanan Gwent, o denli popüler bir hâle gelmişti ki kendi ayrı çevrimiçi oyununa bile kavuşmuştu. PC, iOS ve Android cihazlarda parasız oynayabileceğiniz Gwent, naturel olarak Witcher 3’te gördüğümüzden oldukça daha detaylı ve değişik bir yapıya haiz. Witcher 3 içindeki Gwent, GWENT: The Witcher Card Game ve Thronebreaker: The Witcher Tales derken birçok Gwent içeriğine haiz olsak da daha fazlasını isteyecek olsak bencilliğe girer mi ki?
Yeni Witcher oyunu ile beraber Witcher 3’te gördüğümüz Gwent’in oldukça daha gelişmiş bir hâlini görmek oldukça güzel olurdu doğrusu. Ek olarak CD Projekt’in Project Golden Nekker adı altında Gwent’i ön plana alan yeni bir tek kişilik oyun geliştirdiğini ve çıkışının da bu senenin sonlarına doğru planlandığını biliyoruz. Bahsedilen bu oyun, Thronebreaker: The Witcher Tales tarzında bir oyun olmayacak ve değişik bir hikâyeli Gwent deneyimi sunacak.
An itibarıyla yeni Witcher oyunundan beklediğimiz her şeyi derlediğimiz yazımızın sonuna geldik. Siz değerli ziyaretçilerimizin de yeni Witcher oyunu ile alakalı düşüncelerini ve beklentilerini merakla yorumlarda bekliyoruz.



![Fortnite 3. Bölüm 3. Sürem: Tüm Yenilikler [Video] 11 Fortnite 3. Bölüm 3. Sezon: Tüm Yenilikler [Video]](https://kitapbar.com/wp-content/uploads/2025/12/1767134696_700x400-390x220.jpg)