Çocuklar Niçin Toplumsal Medyada Bir ‘İçerik’ Olmamalı?

Almanya’da telefon hizmetlerinin özelleştirilmesiyle kurulan bir telekomünikasyon şirketi olan Deutsche Telekom, çocuk sahibi olan insanların web kullanımlarında dikkat etmeleri ihtiyaç duyulan bir unsura yoğunlaştıkları bir reklam filmi yayınladı.

Gösterilen reklam filmimizde ebeveynlerin bir ‘içerik’ olarak çocuklarını kullanmasının zararları anlatılıyor. Videonun birazcık korkulu gerçekleri yüze çarpan bir kurgusu var. Dolayısıyla izlemeden ilkin uyaralım.

“Anne, baba: İnternette paylaştıklarınız, hayatımın geri kalanında beni takip edecek dijital bir ayak izi”

Deutsche Telekom’un yayınladığı videoda 9 yaşındaki kız evlatları Ella’nın videolarını internette bir içerik olarak paylaşan anne babaları, her şeyden habersiz bir beyazperdeye giriyorlar. Gene onlardan habersiz bir halde kızları Ella’nın bir fotoğrafı, suni zekâ kullanılarak yaşça büyütülüyor ve sesi de ona bakılırsa uyarlanıyor.

Beyazperde salonunda yerini alan ebeveynlere, kızları Ella’nın suni zekâ ile büyütülmüş hali bir tirat yapıyor. Bu tiratta kendisinin fotoğraflarının ne kadar kolay bir halde manipüle edilebildiğinden, siber zorbalığa maruz kalabileceğinden ve hatta pornografik içeriklerde kullanılabileceğinden bahsediyor.

Videoda son olarak Ella’nın şu söyledikleri hakikaten fazlaca vurucu:

“İnternette paylaştıklarınız, hayatımın geri kalanında beni takip edecek dijital bir ayak izi benzer biçimde. Bunu size söylüyorum şundan dolayı beni sevdiğinizi ve asla bana zarar verecek bir şey yapmayacağınızı biliyorum. Bu yüzden lütfen anne, lütfen baba, sanal mahremiyetimi koruyun.”

Siz bu reklam hakkında ne düşünüyorsunuz? Evlatların anne babaları tarafınca birer içerik olarak kullanılması etik olarak doğru mu? Düşüncelerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı lütfen ihmal etmeyin.