Dünya Niçin Benzinli ve Dizel Araçlar Içinde Kararsız?
Otomotiv dünyasında süregelen bir rekabet var: Benzinli mi, dizel mi? Her iki tür de kendine özgü avantajlara haiz olsa da niçin bir taraf galip gelmiş olarak ötekini piyasadan silmedi dersiniz? Bu içerikte anlatıyoruz.
Benzinli ve dizel araçlar günlük hayatta ve uzun yolculuklarda, kent içi trafiğinde ve otoyol hızlarında kendine özgü avantajlar sunuyor olsa da niçin hala bu iki yakıt türü içinde bir seçim yapmak zorundayız?
Piyasalarda çoğu zaman bir tarafın öteki tarafı silerek üstünlük sağlamış olduğu bilinse de niçin bu mevzuda bir taraf kati olarak üstünlük sağlayamadı?
Aslına bakarsak bu durum bir takım ekonomik, teknolojik ve çevresel faktörden kaynaklanıyor.
Basitçe açıklamak gerekirse her iki yakıt türünün de kendine özgü avantajları ve dezavantajları bulunuyor ve bu durum, tüketici tercihlerinden hükümet politikalarına kadar birçok alanda çeşitli etkisinde bırakır yaratıyor.
Mesela, benzin ve dizel yakıt tutarları, ekonomik koşullara bağlı olarak değişim gösteriyor. Dizel yakıt daha ucuzdur ve dizel motorlar daha yüksek yakıt verimliliğine haiz olsa da benzinli araçların çoğu zaman daha düşük satın alma maliyetine haiz olması onları tüketici için daha çekici kılıyor.
Ek olarak, bakım ve onarım maliyetleri de hem ticari hem de bireysel kullananların vasıta seçimini etkileyerek birinden birinin galip gelmesinin önünde engel oluşturuyor.
Dizel ve benli motorların performansının farklılaşması da bu iki tür motoru değişik amaçlarla tasarlanan ve kullanılan otomobiller için cazip kılıyor.
Tüketicilerin kullanım alışkanlıkları da dünyanın dizel ve benzinli araçlar içinde kararsız kalmasına sebep oluyor.
Mesela, Avrupa’da dizel araçlar yakıt verimliliği sebebiyle yaygınken, ABD’da performansa ehemmiyet verildiğinden benzinli araçların daha popüler olduğu görülüyor.
Ek olarak, çevresel kaygılar da bu mevzuda rol oynuyor.
Hükümetler çevresel hedefler doğrultusunda çeşitli teşvik ve düzenlemelerle benzinli ve dizel araçlara değişik şekilde yaklaşabiliyor.
Mesela, bazı ülkeler dizel yakıt vergilerini artırırken, ötekiler düşük emisyonlu araçlara yönelik teşvikler sunabiliyor.
Özetle, benzinli ve dizel araçların her ikisinin de günümüzde varlığını sürdürmesi, çeşitli ekonomik, teknolojik ve çevresel faktörlerin bir araya gelmesiyle şekilleniyor.
Bu durumda ikisinden birinin diğerine karşı tamamen üstünlük sağlayamaması ile sonuçlanıyor.
