Hyundai Her Şeyi Robotların Yapmış olduğu Dünya Konseptini Tanıttı

Cenup Kore merkezli otomobil üreticisi Hyundai; tüm işlerin robotik sistemler tarafınca yapıldığı ‘yeni Dünya’ konseptini tanıttı. Konsept ile beraber cansız nesnelerin hareketli hale getirilmesi ve bilhassa de hareket kabiliyeti kısıtlı bireylerin hayatlarının kolaylaştırılması hedefleniyor.
Teknoloji ilerlemeye devam ettikçe ikimiz de insanlık olarak daha çok robotik sistem konseptli bir geleceğe doğru adım adım ilerliyoruz. Robot sistemlerin yaygın olduğu bir geleceğin en öncül temsilcilerinden birisi olan Hyundai, bundan daha öncesinde yaşamı daha ergonomik bir hale getirmeyi hedefleyen robotik konseptlerinden bazılarını tanıtmıştı. Sadece görünen o ki Cenup Kore merkezli otomobil üreticisi devinin gözü, bundan bir tık daha yüksekte.
Hyundai; ev bitkilerinden kitap raflarına, ambulanslardan otonom yolcu bölmelerine kadar bir takım nesneye güç sağlayacağını iddia etmiş olduğu “Mobility of Things” (Nesnelerin Hareketliliği) adlı konseptini tanıttı. Yapmış olduğu açıklamada robotlaştırılabilecek şeyler yelpazesinin “sınırsız” bulunduğunu belirten Hyundai Motor Group’un Robotik Laboratuvarı başkanı Dong Jin Hyun; amaçlarının, robotik sistemlerin her türlü kişisel hareketliliği mümkün kılması bulunduğunu kaydediyor.
Cansız nesnelerin hareketli hale getirilmesi hedefleniyor
Direksiyon, elektrikli tahrik ve süspansiyon donanımını birleştiren “Plug and Drive” (Tak ve Sür/PnD) adlı modüler bir platform ve nesneleri yukarı ve aşağı kaldırabilen “Drive and Lift” (Sür ve Kaldır/DnL) olmak suretiyle iki değişik standart geliştirdiklerini aktaran Hyundai; bu sistemlerini geçen ay duyurduğu dört tekerlekli robot MobED ile birleştirerek, masalardan ve konteynırlardan insan taşıyıcılara kadar birçok nesneyi kendi başlarına özerk bir halde hareket ettirebilmeyi hedefliyor.
Basitçe anlatmak gerekirse cansız nesneleri hareketli hale getiren PnD modüler platformu; akıllı direksiyon, frenleme, tekerlek içi elektrikli tahrik ve süspansiyon donanımını birleştiren hepsi bir arada mobilite çözümü şeklinde tanımlanıyor. LiDAR ve kamera sensörleri ile PnD özellikli bir nesnenin bağımsız olarak hareket edebilmesi planlanıyor. PnD Modülü’nün insanların gereksinimlerini karşılamak için adapte edilebilir olacağını kaydeden Hyun, “Şu sebeple gelecek dünyada eşyalarını hareket ettirmeyeceksin – onlar senin çevresinde hareket edecekler” ifadelerini kullanıyor.

Öte taraftan Hyundai bu modüler platformların, “amaca uygun inşa edilmiş alanları” mümkün kılmak adına, kişilerin gereksinimleri çerçevesinde değiştirilebilecek şekilde yapılandırılabileceğini iddia ediyor. Hyundai’nin bu geleceğe yönelik düşsel kulağa her ne kadar hoş gelse de bu hayalin gerçekleştirilmesi, gerçek hayatta iyi mi görüneceğine de bağlı.
Örnek vermek gerekirse Hyundai, yaşlılar şeklinde hareket kabiliyeti kısıtlı insanların hayatlarını kolaylaştırması olası olan kişiselleştirilmiş ‘kontrol tüpü’ konteynerlere haiz robot otobüslerin hayalini kuruyor. Düşünce olarak oldukça garip dursa da, değişen teknolojinin ne kadar süratli bir halde evrimleştiğini düşündüğümüzde bu aslına bakarsak o denli da uzak küçük bir ihtimal şeklinde gelmiyor. Ne olursa olsun Hyundai’nin bu tip robotik sistemlerin gelecekte kendisine sağlam bir yer edineceğine dair inancı tam şeklinde duruyor.


