Sinema

Inception Filminin Finali Rüya mıydı, Yoksa Gerçek miydi?

Christopher Nolan’ın tüm filmleri belli bir kalitenin üzerindedir fakat bazıları bu ortalamanın da üstünde seyreder. Bunlardan biri asla kuşkusuz 2010 yılında yapılmış Inception’dır.

Kafa karıştıran, düşündüren ve karmaşık akışa haiz hikâyeleri mevzu alan usta yönetmen, Inception filminin final sahnesiyle seyircileri ikiye bölmeyi başarmıştı.

Inception gösterime gireli 13 yıl olsa da filmin finaline dair tartışmalar tam anlamıyla son bulmadı. Onlarca kuram üretildi, incelemeler ve okumalar yapılmış oldu. Fakat günün sonunda “rüya mı, gerçek mi” tartışmasında ciddi bir yol katedildi.

Topaç düşüyor mu, yoksa dönmeye devam mı ediyor?

Hatırlayacağınız suretiyle filmin final sekansında, Leonardo DiCaprio‘nun canlandırdığı Dom Cobb karakterini ABD’ya giriş izni alarak çocuklarına kavuşuyor. Rüyada olup olmadığını idrak etmek için cebinden totemi olan topacı çıkarıp masanın üstünde döndürmeye başlıyor. Topaç dönmeye başladığı sırada çocuklarıyla karşılaşan ve evlatlarının ona doğru koştuğunu gören Cobb, totemi bırakıp çocuklarına sarılıyor. Topaç dönmeye devam ederken kamera topaca yaklaşıyor ve siyah ekran!

Bir taraf bu finalin rüya olduğuna, öteki taraf ise gerçek olduğuna inandı. Hatta ciddi bir kitle, film bittikten sonrasında Cobb’un totemi olan topacın düştüğüne dair bir ses duyduğunu savunuyordu.

Yönetmen Christopher Nolan ise 2015 senesinde Princeton Üniversitesi’ndeki konuşmasında mevzuyla ilgili olarak şunları söylemişti:

*
*

“Cobb artık kendi öznel gerçekliğinde. Rüyada olup olmaması onun umurunda değil, ilişik bulunduğunu hissettiği yer artık orası. O sahnenin aslolan amacı; Cobb’un odağının artık topaçta değil, çocuklarında bulunduğunu göstermek. Cobb, o işleri artık geride bıraktı.”

Christopher Nolan’ın Inception hikâyesini ucu açık sonlandırdığı aşikâr. İzleyicilerin kendi fikirleriyle filmin anlam kazanmasını istiyor.

Fakat usta oyuncu Michael Caine, işin sırrını birazcık bozmuş olabilir.

Yılların Bitmeyen Tartışması: Inception Filminin Final Sahnesi Rüya mıydı, Yoksa Gerçek miydi?

Inception filmimizde Profesör Stephen Miles karakterine yaşam veren yıldız oyuncunun 2018 senesinde anlattığı bir hikâye, “rüya mı, gerçek mi” tartışmasına son noktayı koyar özellikte.

Caine: “Inception senaristliğini okuduğum süre birazcık kafam karışmıştı. Nolan’a ‘Neresi rüya ve neresi gerçek?’ diye sormuş oldum. Nolan da bana, ‘Eğer sahnede sen varsan, o sahne rüya değil, gerçek.’ dedi.”

Yılların Bitmeyen Tartışması: Inception Filminin Final Sahnesi Rüya mıydı, Yoksa Gerçek miydi?

Filmin finalinde Michael Caine görünüyor!

Leonardo DiCaprio da finalde ne işe yaradığını anlamayanlardan.

Yılların Bitmeyen Tartışması: Inception Filminin Final Sahnesi Rüya mıydı, Yoksa Gerçek miydi?

Filmin başrolü DiCaprio, 2020 senesinde WTF With Marc Maron podcast yayınına katılarak finalde ne olduğuna dair bir fikrinin olmadığını itiraf etmişti: Hiçbir fikrim yok. Sen yalnız kendi karakterine odaklanmış durumdasın. Mevzu Chris Nolan, onun zihni ve filmdeki bu parçaların iyi mi bir araya getirilmiş olduğu olduğunda, hepimiz devamlı bu bulmacayı çözmeye çalışıyordu. Filmin finali, kişinin bakış açısına gore değişen bir durum, sanırım.

Nolan bunu hep yapıyor.

Yılların Bitmeyen Tartışması: Inception Filminin Final Sahnesi Rüya mıydı, Yoksa Gerçek miydi?

Christopher Nolan ve kardeşi Jonathan Nolan, kendi yazdıkları senaryolarda izleyicilerin film üstüne kafa yormasını bilhassa tercih ediyor. Nolan’ın filmografisine baktığımız süre nerede ise her filmin kendine özgü bir gizemi ve karmaşası var. Fakat bu karmaşıklığın içi boş değil. Senaryodaki her kararın bir dayanağı mevcut. O yüzden Nolan’ın filmlerinde büyük mantık hatası bulamazsınız bundan dolayı her detay incelikle işlenmiştir. Memento, The Prestige, Interstellar ve Tenet benzer biçimde filmleri bu mevzuya en iyi örneklerden.

Tüm bu “rüya mı, gerçek mi” tartışması bir yana; bir beyazperde filminin senelerce konuşulup tartışılması, her izleyişte aynı tadı vermesi ve hayata dair mesajlar içeriyor olması beyazperde sanatının gücü ve tesirinin adeta bir tanımı.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu