Korku Filmleri Hakkında Öğrenince Kan Donduran 8 Detay

Kimileri bir film izler, kimileri aynı filmi yine yine seyredip içinde gizli saklı detayların peşine düşer. Bu korku filmlerindeki bazı detaylar ise sizin kanınızı donduracak cinsten…
Aslına bakarsak bir metnin ya da görselin içinde gizli saklı mesajlar yada detaylar saklamak birçok sanat branşında başvurulan bir yöntemdir. Beyazperde da ise durum birazcık daha farklıdır. Beyazperde haiz olduğu teknik zenginlikle öteki sanat dallarına nazaran seyirciyi daha fazlaca içine çeker. Filmin akış hızı ise öteki sanat dallarından daha süratli olduğundan genel anlamda bu bilgileri ilk izleyişimizde fark etmekte zorlanırız.
Birçoğumuz filmleri bir tek seyredip geçerken, dikkatli bir kısmımız bu bilgileri farklıdır. Kimi seyirciler ise bu detayların peşine düşerek aynı filmi yine yine izler. Normal olarak bu bilgileri filmin içine saklamak çok da fazla kolay değil. İnce kabul edilen ve üstüne kafa yorulan fikirler. Bir de başarı göstermiş bir uygulama söz konusuysa bulamadığınız ya da fark etmediğiniz için üzülmeniz anlamsızdır. İçiniz rahat olsun.
Listede yer edinen korku filmleri:
- Midsommer / Dinsel tören (2019)
- The Exorcist (1973)
- The Thing / Şey (1982)
- Saw / Testere (2004)
- It / O (2017)
- Hereditary / Ayin (2018)
- The Conjuring 2 / Korku Seansı 2 (2016)
- Get Out / Kapan (2017)
Midsommer / Dinsel tören (2019) / Gizli saklı yüzler:

Genç çift Dani ve Christian, okuldan dostlarıyla İsveç’teki geleneksel pagan festivali Midsommer’a gitmeye karar verirler. Sorunlu olan ilişkilerini kurtarmak için son bir talih olarak gördükleri bu gezi, 90 yılda bir gerçekleşen bir ritüelde av olmalarıyla sonuçlanır. Genç çiftimiz hayatta kalmak için savaşım eder.
Devamlı uyuşturucu kullanmalarının yanı sıra Dani’nin geçmişte yaşamış olduğu travmalar da onun doğru kararlar vermesini oldukça zorlaştırır. İntihar eden kız kardeşinin ruhu Dani’ye musallat olmuştur. Hepimiz bu travmayla baş etmekte oldukça zorluk çeken Dani’yi izlerken, aslen kardeşi de onu devamlı izlemektedir.
Dani’nin kutlama yemeğine götürülmüş olduğu sahnede arkadaki ağaçların üstünde kız kardeşinin suratını görmeniz mümkün. Filmi izlerseniz başka sahnelerde de kardeşinin Dani’yi asla yalnız bırakmadığını görebilirsiniz.
The Exorcist (1973) / Bilinçaltına göndermeler

The Exorcist filminin çekimleri esnasında iki kez sette yangın çıktığını, bir ışıkçı ve bir kamera asistanının öldüğünü, üç destek oyuncunun kalp krizi geçirdiğini de eklemeyi unutmayalım.
Her şeyden ilkin bu zamana kadar yapılmış en iyi korku filmleri sıralaması oluşturacak olsak “The Exorcist” filminin bu listede yer alacağı kati diyebiliriz. Bir kült haline gelen film sonrasında birçok yansılamak ve parodiye de sebep oldu. Bu başarının en büyük sebeplerinden biri de yönetmen William Friedkin’in bilhassa filmin son kısımlarında seyirciyi rahatsız etmek ve ürpertmek için başvurduğu kurgu teknikleridir. Yönetmen sonuna doğru izleyicilerin bilinçaltına işlenecek birçok görüntü ve ses eklemiştir.
Bilhassa ağır makinelerin mekanik sesleri ve arı vızıltısı benzer biçimde sesleri üst üste bindirerek insanların bilinçaltındaki cenk ya da kaç dürtüsünü etkilemeye çalışmıştır. Bununla beraber Regan’ın korkulu suratının fazlaca süratli kesitlerle gösterildiği birkaç kare, o suratı direkt bilinçaltınıza yerleştirmek için özenle kurgulanmıştır.
The Thing / Şey (1982) / Sonu baştan belli:

Film Antartika’da bir bilim üssünde biçim değiştiren uzaylı bir yaratıkla savaşım eden bir grup bilim insanoğlunun öyküsünü anlatır. 1980’lerin gözde aktörü Kurt Russel’ın başrolde oynadığı filmin sürükleyici yapısı sizi derhal içine çekiyor.
Yaratığın görkemli biçim değişiklik yapma ve yansılamak kabiliyeti onun ne ya da kim bulunduğunu anlamayı oldukça zorlaştırsa da filmin başlangıcında aslen bir ipucunu aslen tüm ekip kaçırıyor. Ekip filmin başlangıcında bir grup adamı bir köpeğe ateş ederken görür.
Adamlardan biri ise ekibin bilmediği bir dilde bağırarak bir şeyler söyler. Aslına bakarsak insanın söylediği; onun bir köpek olmadığı, bir köpeği yansılamak eden bir “şey” olduğudur. Esas mesele ise bilim insanlarında kimsenin Norveççe bilmemesidir.
Saw / Testere (2004) / Kramer’in karalaması:

“Korku filmlerini seviyorum.” deyip de Testere serisini izlemeyen insan yoktur herhalde. Serinin ilk filmimizde aslen “The Thing” filmindekine benzer bir ipucunu gözden kaçırmış olabilirsiniz.
Filmin başlangıcında Dr. Gordon’un çalmış olduğu hastaneye bir insanın getirilmiş olduğu sahne de kanser hastası John Kramer’i de görürüz. Derhal onun önünde ise bir defterdeki karalamayı. Bu karalama aslen filmin sonrasında bir kurbanın başlangıcında göreceğimiz ***“ters ayı tuzağı”***dır.
Her ne kadar “The Thing” filmindeki kadar büyük bir ipucu olmasa da dikkatli seyircilerin bakış açısından kaçmayan bu karalama, Kramer’in her şeyi filmin en başından beri planladığına dair mühim bir detay olarak dikkat çekicidir.
İt / O (2017) / Pennywise’ın değişen göz rengi

Her haliyle ürpertici olan dans eden palyaço Pennywise’ın hikayesi, kitabından beyazperdeye taşınırken unutulmayan ürkütücü kabiliyetlerinden biri de göz rengini isteği doğrultusunda değiştirebilmesidir. Filmin açılış sahnesinde, Pennywise’ın göz rengi sarıdan maviye değişmiş olur.
Her şeyi bilen ve öngören Pennywise, George’un kaçmak suretiyle bulunduğunu anlayınca göz rengini onun sevilmiş olduğu insanların göz rengine gore değiştirir. Bu ürpertici detay, Stephen King’in aynı adlı romanından direkt alınmıştır.
Hereditary / Ayin (2018) / Karanlıktaki müritler:

Hereditary filmi aslen başından sonuna her türlü detayın ve korkunun, sonu işlediği etkisi altına alan bir filmdir. Kral Paimon kültü ise filmin temelini oluşturur. Kral Paimon; cehennem krallarından biri ve şeytana en yakın iblistir. Efsneye gore Paimon’ın geçmiş ve gelecekteki her şeyi bilme, insanları ve detayları manipüle etme, hizmetçi ruhları belirleme ve ölüleri birkaç yıl süre için yine canlandırma benzer biçimde kabiliyetleri vardır.
Paimon her ne kadar fena bir iblis olsa bilgeliğin ve sanatın karşılığı olarak da tasvir edilir. Başta tarikat üyesi büyükannenin cenazesiyle başlamış olan filmimizde Paimon’ın ruhu ilk olarak Charlie’nin bedenine girse de, bir adam bedenine gereksinim duyan Paimon müritleri vesilesiyle Peter’ın bedenini ele geçirmeye çalışır. Birçok karede gizlenmiş olan bu çıplak müritler ya da köle ruhların ise en fazlaca göze çarptığı kare evin genel görüntüsünde günden geceye geçilen karedir.
The Conjuring 2 / Korku Seansı 2 (2016) / Şeytanın adı evin içinde saklı:

Filmimizde şeytanın gerçek adını öğrendiğiniz de evvelinde biliyor hissine kapıldıysanız bu doğru. “Valak” isminde şeytanın her şeyi denetim edebildiğini bir film evreninde bu pek şaşırtıcı gelmeyebilir sadece o ismin tanıdık gelmesi oldukça ürpermenize sebep olmuş olabilir.
“Valak” adı yönetmen tarafınca adı duymamızdan fazlaca daha ilkin, mutfak duvarında kalp biçimindeki objeyle saklanmış yazıda ya da kitaplıktaki biblolarda bizlere gösterilir. Filmi daha dikkatli izlerseniz bu ipuçlarının iki kareden daha çok bulunduğunu görebilirsiniz.
Get Out / Kapan (2017) / “Koş! Koş! Kendini kurtarmak için!”

Get Out filmimizde birçok detay ve ipucu olmasına karşın bunlardan en göze çarpanı aslen filmin ana müziği olan Michael Abels’in “Sikiliza Kwa Wahenga” isminde parçasıdır. Filmimizde bu parçayı bir tek açılışta değil parti sahnesi benzer biçimde birçok sahnede de duyarız.
Müzik hakikaten fazlaca başarı göstermiş olsa da esas detay parçanın sözlerinde saklıdır. Daniel Kaluuya’nın canlandırdığı Chris aslen Afrika kökenli bir Amerikalıdır. Parçanın sözleri ise Doğu Afrika dillerinden olan Svahili dilindedir. Sözler ise aslen filmin temasını ve Chris’in kurtuluş yolunu başından beri yine yine anlatmaktadır:
“Adam kardeş,
Koş!
Oldukca Koşmalısın!
Adam kardeş,
Atalarını dinle!
Koş! Koş!
Kendini kurtarmak için
Atalarını dinle!”
Listemizin sonuna geldik. Sizin de değişik korku filmlerine dair bizimle paylaşmak istedikleriniz var ise yorumlarda buluşalım…



