Opel’in Kaderini Değiştiren Kadett D’nin Özellikleri

Otomotiv dünyasında bazı araçlar vardır ki çıktıkları dönemden itibaren âdeta çığır açar ve markalarının kaderini değiştirir. Opel Kadett D, işte tam da bu araçlardan biri.
1936’da piyasaya sürülen bu model, yalnız Opel’in değil, genel olarak kompakt derslik otomobillerin gidişatını değiştiren bir yenilikler bütünüydü.
Peki, Kadett D niçin bu kadar önemliydi? Teknik özelliklerinden tasarımına, sunmuş olduğu yeniliklerden onunla yaşanmış olan sürüş deneyimine kadar Kadett D’yi mercek altına alıyoruz.
Kadett, Opel’in devrimci vizyonunun simgesi oldu.
Bu ikonik model, o devrin “Wirtschaftswunder” şu demek oluyor ki ekonomik mucize dönemine damgasını vurdu. Alman halkı, uygun fiyatlı ve kompakt bir aile otomobiliyle tanıştı: Kadett.
İlk üretimi Bochum’daki yeni fabrikasında meydana getirilen Kadett, o devrin teknolojik atılımlarını da temsil ediyordu.
Kadett: Hafiflik ve güvenlikte devrim

Kadett’in en dikkat çekici özelliklerinden biri, o zamanlar devrim durumunda olan tamamen çelik gövdeli yapısıydı. Ahşap gövdeler yerine çelikle üretilen Kadett; daha hafifçe, daha güvenli ve yakıt verimliliği daha yüksek bir modeldi.
Bilhassa motoru, su soğutmalı dört silindirli yapısıyla dikkat çekiyordu. Bu yenilikler hem performansı artırıyor hem de yolcular için daha güvenli bir sürüş sunuyordu.
Kadett A versiyonu, 1960’larda geniş iç hacmi ve 1 litrelik canlı motoruyla öne çıktı. Ek olarak A’da yakıt deposu kapağı bagajda değil dışarıdaydı ve bu sayede artık benzin kokusunu bagajda koklamaya gerek kalmıyordu.
Kadett D ise 1979’da önden çekişli ilk model olarak kompakt sınıfa yeni bir nefes getirdi. Ufak boyutlarına karşın geniş iç alanıyla büyük beğeni topladı.
Kadett D Hatchback

1979’da piyasaya sürülen Kadett D Hatchback, kompakt yapısı ve pratikliğiyle kısa sürede popüler oldu. Önden çekişli yapısı yardımıyla geniş bir iç hacim sunan bu model, bilhassa kent içinde rahat bir kullanım sağlamış oldu. Ek olarak aerodinamik tasarımı yakıt verimliliğini artırdı. Bu modelde 3 ve 5 kapılı seçenekler sunuldu.
Motor seçenekleri ise 1, 1,2 ve 1,3 litre benzinli ünitelerden oluşuyordu. 1,3 litrelik motor bilhassa hem güç hem de yakıt tüketimi açısından dengeli bir performans sundu.
Kadett D Sedan

Sedan versiyonu, hatchback’e kıyasla daha uzun ve geniş bir yapıdaydı. Bu versiyon, aileler için daha geniş bir iç mekân ve bagaj hacmi sunarak pratikliği ön planda tuttu. 4 kapılı bu model, Kadett D serisinin en geniş ve konforlu seçeneklerinden biri oldu.
Motor seçenekleri açısından sedan modeli, hatchback’le benzer seçeneklere sahipti. Sadece bilhassa 1,6 litrelik motoruyla uzun yol performansı oldukça doyum ediciydi. Sedan versiyon, Avrupa pazarında bilhassa geniş ailelerin tercihi hâline geldi.
Kadett D Station Wagon

Kadett D Station Wagon, 1979’da piyasaya sürülen en büyük gövdeye haiz modeldi. Bu versiyon, geniş bagaj hacmi ve oldukça yönlü kullanım özellikleriyle dikkat çekti. Station wagon, daha çok yük kapasitesi isteyen kullanıcılar için idealdi. Arka koltukların katlanabilmesi, bagaj alanını daha da genişletti.
Motor seçenekleri hatchback ve sedan modelleriyle benzerdi sadece station wagon’da bilhassa 1,6 litre ve 1,8 litre motorlar tercih edildi. Bu sayede ağır yük taşıma kapasitesi artırıldı ve daha kuvvetli bir performans sağlandı.
Kadett D SR ve GTE versiyonları

Opel Kadett D’nin performans odaklı versiyonları olan SR ve GTE modelleri, bilhassa genç kullanıcılar ve performans meraklıları için tasarlanmıştı.
Kadett D SR, sportif tasarımı ve kuvvetli motoruyla dikkat çekerken 1,3 litre motor seçeneği ile piyasaya sürüldü. SR versiyonu, spor süspansiyon sistemi ve aerodinamik eklentilerle daha dinamik bir sürüş sundu.
Kadett D’nin en kuvvetli versiyonu olan Kadett D GTE, 1,8 litrelik motoruyla 115 beygir gücü sunarak devrin en süratli kompakt otomobillerinden biri oldu.
GTE versiyonu, Opel’in motosporlarındaki başarısını yansıtan hususi bir modeldi ve performans tutkunları tarafınca büyük ilgi görmüş oldu.
Vauxhall Astra bağlantısı

Kadett D, Opel’in internasyonal pazarda elde etmiş olduğu başarının bir yansıması olarak İngiltere’de Vauxhall Astra adıyla satıldı. Tasarım ve teknik özellikler açısından aynı olan bu model, İngiltere pazarında da geniş bir kesime hitap etti ve Astra adı altında kuvvetli bir marka kimliği oluşturdu.
Astra’nın doğuşu ile değişiklik rüzgârları

1991’e geldiğimizde, Opel Kadett adını tarihe bırakıp yerini Astra’ya devretti. Astra F, çevresel sorumluluğun öne çıkmış olduğu bir dönemde piyasaya sürüldü.
Astra yalnız bir isim değişikliği değildi, hem de ileri güvenlik sistemleri ve geri dönüşüme uygun yapısıyla otomotivde bir dönüm noktasıydı.
Astra F, Opel’in en oldukça satan modeli oldu. 1991-1997 yılları aralığında 4,13 milyon tane üretildi, bu da modelin ne kadar sevildiğinin en büyük kanıtıydı.
Geleceğe yön veren yeni Astra
Ve şimdi, Opel Astra’nın yeni nesli ile birlikteyiz. Günümüzde çevreye duyarlılık ve sürdürülebilirlik, otomotiv dünyasında en mühim faktörler hâline geldi.
Elektrikli araçlara geçişin hız kazanılmış olduğu bu zamanda, Astra da hibrit teknolojisi ile adından söz ettiriyor. Çarpıcı ve çağıl tasarımı, kuvvetli motor alternatifleriyle birleşiyor.
Opel Kadett ve Astra’nın 85 senelik yolculuğu, yalnız bir otomobilin hikâyesi değil, bir endüstrinin ve yaşam tarzlarının iyi mi dönüştüğünü de konu alıyor.



