Oyun Tarihinin En ‘Şereften Yoksun’ Karakterleri

Filmler ve kitaplarda olduğu benzer biçimde, oyunlarda da hayatımızda yer kaplayan yada kaplayacak izler bulunur. Bu izler oyundaki bir karakterden, vakadan yada bir mekândan kalabilir. Mesela Arthur Morgan’la çıktığınız seyahat; sizlere itimat sorunları, depresyon ve anksiyete bırakmış olabilir ki oyuncular olarak bundan şikâyet edecek değiliz.

Morgan’ı köşeye bırakırsak, oyunlarda o şekilde karakterler var ki yaptıkları yada sebep oldukları vakalar yüzünden kafamıza “çirkef” sıfatıyla kazındı ve her biri nefretimizi kazanmış oldu. Editörünüz olarak bazı sınırlamalardan dolayı bu karakterler hakkında tamamen içimi dökemeyecek olsam da sizin için tek uyarım, spoiler’lara karşı hazırlıklı olmanız.

Oyun Tarihinin En Şereften Yoksun Karakterleri

Kelimeler yetersiz… Micah Bell

Red Dead Redemption 2’nin antipatik kötüsü Micah, oyuncular tarafınca o denli sevilmiyor ki seslendirmesini icra eden şahıs bile onu sevmediğini ve yaptıklarını öğrendiğinde şok bulunduğunu açıklamıştı. Elbet burada Peter Blomquist’e hakkını vermek gerek fakat bir karakterin bu kadar nefret toplayabilmesi için oldukça uğraşması gerekiyor. Micah da şerefinden taviz vermek için gece gündüz demeden çalışıyor aslına bakarsanız.

Micah Bell’i kenara alalım, büyüğü geldi: Edgar Ross

Edgar Ross’u isimden tanımak zor olabilir fakat kendisi RDR serisinin iki oyununda da kilit rol oynuyor. Yozlaşmış bir dedektif olan Edgar Ross, kendisine verilen kanun kaçakçılarını soruşturma görevini başka bir kanun kaçağına yaptırarak tamamlıyor. Doğal iş burada bitmiyor. Oyuncu tarafında ortalama 18 saat devam eden bir maceranın arkasından Ross, bu kanun kaçağını da rahat bırakmıyor. Üstteki görselin iyi mi bir dönüm noktası bulunduğunu RDR fanatikleri anlayacaktır.

GTA San Andreas’ın Tenpenny’sini unutmamak gerek:

Los Santos’ta aşama açısından aslen oldukça bayağı bir polis memuru olan Frank Tenpenny, yozlaşmış bir polisin neler yapabileceğini bizlere göstermişti. Her ne kadar biz gülünç kısmıyla ilgilenip bizlere verdiği işlere söz etmiş olsak da kendisinin acımasız ve umarsız biri bulunduğunu unutmamak gerek. Çeteler içinde kavga çıkaran, uyuşturucu satışından kendine hisse çıkaran ve bundan yetkililere bahseden meslektaşlarını umarsızca öldüren birisi Tenpenny.

Ek olarak kendisinin, gerçek hayatta bir polis memuru olan Rafael Pérez uyarlandığını belirtelim. Pérez de bakmış olduğunuzda asla güzel anılmıyor.

Buradan Mortal Kombat serisine geçiyoruz: D’Vorah’dan bahsetmemek olmaz

• Video bazıları için duyarlı olabilir

Düzgüsel şartlarda bir karaktere bakıp “Bundan ne hayır gelebilir ki?” diye söylenmek mantıksız olur. Fakat D’Vorah, bu cümleyi hak etmek için ihtiyaç duyulan ne var ise yapıyor. En sevdiğiniz Mortal Kombat karakterlerinin ölümünde rol oynuyor, iyi ve fena taraf içinde kendi çıkarlarına bakılırsa gidip geliyor ve minimum 1 kişinin yaşamını mahvetmeden güne başlayamıyor.

Bunu yapmasındaki sebep ise “Kovan” isminde böcek topluluğunun kârını gütmesi. Bu bağlamda kendisine hak verebilirsiniz fakat Mortal Kombat evrenindeki vakalar göz önüne alındığında D’Vorah bir çok oyuncunun gözünde yalnız egoist olarak anılıyor.

Listede yer almazsa ayıp olur: General Shepherd

Birçok kişinin Çağıl Warfare 2’yi oynamamasına karşın aklına kazınan ve Ghost karakterini öldüren General Shepherd, bilhassa hayranların nefretini toplamıştı. Birçok şahıs yalnız öldüğü için Ghost’u tanımış olsa da General, bunun haricinde yaptıklarıyla da kafamızdaki yerini tazelemişti.

Dishonored’a başladığımızda “bi’ nefes alsaydık” dedirten Lord Regent:

Şimdi oturup düşünün; kraliçenin danışmanı konumundasınız ve halk, bir veba ile boğuşuyor. Çevredeki şehirler, vebanın yayılmaması için şehrinizin etrafına duvarlar örmüş. Halkınız evlere kapatılıyor ya da zombimsi varlıklara dönüşüyorlar. Aklınıza bazı “çözüm arardım herhalde” benzer biçimde düşünceler gelmiş olabilir fakat Hiram Burrows, buna pek yanaşmıyor.

Onun yerine gece gündüz “ne yapsam?” diye düşünen kraliçeyi suikast hedefi hâline getirip, kraliyet koruyucusunu da bundan görevli tutuyor. Aylarca ona işkence eden Burrows, en sonunda çocuk yaşlarında olan bir prensesi de bir geneleve gönderiyorlar fakat -neyse ki- yalnız orada kalsın diye. Bunun arkasından öteki ortaklarıyla beraber gücü eline alıyor ve varlıklı kesim için partiler düzenlemeye, geride kalanları da öldürmeye devam ediyorlar.

“Enayinin tekinden ucuza Gengar aldım…” Pokemon Diamond, Pearl ve Platinum’dan Mindy:

Pokemon’un bu oyunlarında Mindy, aslen Pokemon takası yapabileceğiniz bir NPC. Yanına gittiğinizde size, Medicham isminde Pokemon’u Haunter’la takas etmek isteyip istemeyeceğinizi soruyor. Bu da bilmeyenler için, aslen oldukça kârlı bir takas. Zira, Haunter, daha sonradan oldukça kuvvetli olan Gengar’a evriliyor.

Ikimiz de içimizden diyoruz ki “ne güzel, hadi yapalım”. Daha sonralarda ise Mindy, “Haunter’ım bir şeye dönüştü mü? Ha! Şakaydı” şeklinde bizimle alay ediyor. Bundan dolayı Gengar’a çeviririz umuduyla aldığımız Haunter’ı bizlere vermeden ilkin ona Everstone eşyasını vermiş. Bu da Haunter’ın evrim geçirmesini engelliyor. Kısaca hem pokemon’umuzdan olduk hem de dolandırıldık. Mindy için içimizden geçen şeyleri birkaç paragrafta anlatabilirdik fakat editoryal limitlerimiz maalesef buna izin vermiyor.

Wolfenstein serisinin acımasız karakterlerinden Irene Engel:

• Bazıları için rahatsız edici olabilir

Frau Engel adıyla da malum bu karakter, hem ana karakterimize hem de dostlarına yapmadığını bırakmadı desek yanlış olmaz. Nazi distopyasında geçen Wolfenstein serisinde Engel, üstün ırk olmayan herkesi vahşice öldürmekten çekinmiyor. Hatta çekinmek bir kenarda dursun, bundan zevk aldığını bile söyleyebiliriz.

Kendisine bakılırsa şişman olan kızına bile devamlı azar çeken, onu aşağılayan ve ara sıra sertlik de tatbik eden Engel, bunu yalnız kızı şişman olduğundan değil, iyi biri olduğundan de yapıyor. Seriden gördüğümüz suretiyle Engel ölmek bilmese de en sonunda hak etmiş olduğu yere kavuşuyor.

Bu kadar ufak yaşta bu ihaneti deneyimlememeliydik: Lance Vance

Spoiler

GTA Vice City’de oyun süresince Sonny Forelli’nin parasını toplamaya ve kendi ayaklarımız üstünde durmaya çalışıyoruz. Bu sırada Lance Vance isminde bir adam da bizlere destek oluyor ve belli başlı işleri halletmemizi mümkün kılıyor. Beraber kutlama yaptığımız, beraber üzüldüğümüz ve hatta ölümünü engellemek için uğruna gazı köklediğimiz bu karakter, aslen {hiç de} şefkatimizi hak etmiyormuş.

Lance’in görevi Vice City ile sınırı olan değil. Kendisinin aşağılık hareketlerine Vice City Stories oyununda abisinin bakış açısından tanık oluyoruz. İhanet etmekten asla yorulmayan bu karakteri hiçbir oyuncu güzel hatırlamıyor

Son olarak: Metin2’deki Demirci

Şimdi milletin parasını alıp, eşyasını da yakıp parayı da geri iade etmeyen -böyle söyleyince bir yerden tanıdık geldi- Demirci’yi iyi anacak değiliz. Bu adam bizi o denli çaresiz bıraktı ki; değişik sunucular tecrübe etmek zorunda kaldık, olmadı. Tam alnını silerken basalım dedik, yok gene olmadı. Itimat sorunları yaşamamıza sebep olan bu esnafın kulakları geçmişte azca çınlamamıştır.

Listenin devamı da sizden şu şekilde geldi:

Sonuncusu da editörümüzden: