Sesle Manipülasyonu Mümkün Hâle Getiren Yeni Deepfake Metodu
Hem iyi yönde hem de fena yönde kullanılabilecek devasa bir potansiyele haiz olan deepfake teknolojisi geliştirilmeye devam ediliyor. Araştırmacılar, şimdi de sesle manipülasyon yapılabilen yeni bir yöntem geliştirdiler.
Siyasetçilerin ya da popüler adların en fazlaca korkmuş olduğu teknolojik gelişme, şüphesiz ki suni zekâ ile beraber gelen d****eepfake teknolojisi oldu. İnsanların yüzlerinin değişik görüntülere aktarılabildiği deepfake teknolojisinde artık sesler de başarı göstermiş bir halde videolara aktarılabilir hâle geldi.
Singapur’dan Nanyang Teknoloji Üniversitesi, Çin’den National Laboratory ve bir suni zekâ yazılım şirketi olan SenseTime; ses kaynaklarından deepfake videolar oluşturabilen bir yöntem geliştirdi. Yöntem şöyleki işliyor; suni zekâ, bir kişinin ses kaydını ve bir başka kişinin ya da aynı kişinin videosunu alıyor ve sonrasında ses kaydının sahibinin söylediklerini içeren gerçekçi bir görüntü ortaya çıkarıyor.
Metodun hayata geçirilmesi:
Gösterilen çalışamaya gore araştırmacılar; ilk olarak yüz ifadeleri, poz ve geometri ortaya çıkarmak için hedef videonun her karesinde üç boyutlu bir yüz modeli oluşturdular. Araştırmacılar, sonrasında yüzün iki boyutlu sınırlarınızı çizdiler ve burada bilhassa ağız hareketlerine odaklandılar. Bu sayede tüm sahne üstünde emek harcaması ihtiyaç duyulan algoritma devreden çıkarılmış oldu.
Araştırmacılar, sonrasında dudak hareketlerinin eşleşmesi için 3 boyutlu bir suni zekâ ağı oluşturdular ve bu sayede oldukça gerçekçi sonuçlar elde etmeyi başardıklarını dile getirdiler. 100 katılımcıyla meydana gelen bir ankette, oluşturulan videoların %55’i gerçek olarak nitelendirildi.
Bu araştırmanın bir öteki dikkat çeken özelliği ise bunun ilk uçtan uca öğrenilebilir ses temelli video düzenleme metodu olması. Kıyamet Günü Saati’ni yöneten ‘Bulletin of the Atomic Scientist’, deepfake’in insanlığı kıyamete bir adım daha yaklaştırdığını söylemiş oldu. Araştırmacılar, ek olarak bu şekilde bir değişen teknolojinin yanlış ellerdeki potansiyelinin bilincinde olduklarını ve bu yüzden alınabilecek tüm koruyucu önlemleri desteklediklerini dile getirdiler.
