TikTok, AB’nin Etik Kurallar Sözleşmesine İmza Attı
Çin merkezli toplumsal medya platformu TikTok, son yılların en popüler toplumsal medya uygulamalarından biri olmuştu. Geliştirici şirket, şimdi Avrupa Birliği’nin nefret söylemi karşıtı etik kurallarını da kabul etti.
Gittikçe daha da büyüyen toplumsal medya platformu TikTok, Avrupa Birliği’nin yeni etik kurallarını kabul ettiğini deklare etti. Avrupa Birliği bu etik kurallarla ırkçılığın, nefret söylemlerinin ve aslı astarı olmayan bilgilerin yayılmasını durdurmayı amaçlıyor.
TikTok’un Avrupa hükûmetleriyle ilişkilerini yürüten yöneticisi Theo Bertram, yapmış olduğu açıklamalarda “Kendi üzerimize düşeni yapmak adına etik kurallar sözleşmesini imzaladığımız için gururluyuz” ifadesini kullandı.
Etik kurallar sözleşmesi 2016’da oluşturulmuştu:
Feysbuk, Twitter ve Google 2016 senesinde firmaların hızla uygulamaya aldıkları yeni etik kuralların oluşturulmasına destek olmuştu. Platformlarda nefret söylemleri ve öteki yasa dışı içerikler, bu antak kalma kapsamında derhal belirleniyor ve kaldırılıyor.
Teknoloji devleri, bu tür önlemler almayı ve etik kurallar sözleşmesinin başarısını, Brüksel’in direkt kontrolünü engellemek açısından oldukça mühim görüyor. Avrupa Birliği yönetimi; nefret söylemi ve ayrımcılıkla savaşım mevzusunda oldukça sıkı tavırlar sergiliyor.
TikTok, 15 saniye ile 60 saniye içinde değişen uzunluklara haiz videolar paylaşmayı elde eden bir platform olarak biliniyor. Platformda yararlı ‘iyi mi yapılır içerikleri’ benzer biçimde içerikler de yer alsa da genel anlamda acayip meydan okumalar görüyoruz.
Toplumsal medyanın iç denetimi artıyor:
2016 yılından ilkin toplumsal medyada yasa dışı, nefret söylemi ya da ırkçılık içeren bir paylaşımın ilk 24 saatte kaldırılması oranı %40’tı. 2016 sonrasında bu sayı %90’a ulaştı. Ek olarak belirlenen içeriklerin başarı göstermiş şekilde engellenmesi oranı da %71’e çıkmıştı.
Brüksel’deki teknoloji lobisi EDiMA’dan Siada El Ramly, “Bugünkü izahat bir kez daha web firmalarının sorumluluklarını ciddiye aldıklarını ve kendi rollerini oynamaya hazır olduklarını gösteriyor” ifadelerini kullandı.
AB Hakkaniyet Komisyonu üyesi Didier Reynders, bu etik kurallar sözleşmesinin fark yaratacağını söylüyor. Avrupa Birliği, kendi denetim sürecini ele almadan ilkin firmalara sorunları çözmeleri için yönlendirmelerde bulunmuştu. Sürecin sonucuysa netin geleceğini belirleyebilir.
